9 yıl önce
Listede yer alan AKP’nin yaptıkları ve yapamadıkları tek tek irdelendiğinde Elazığ’ın neden bu halde olduğu açık ve net bir biçimde ortaya çıkıyor. İşte AKP’nin Elazığ’a yaptıkları ve yapamadıkları:
AKP’nin Elazığ’a yaptıklarını başlıklar halinde sıralayan CHP Elazığ İl Başkanı Ünsal Karatepe; “Ferro-Krom’u sattılar. Elazığ’daki tüm hazine arazilerini sattılar. Şarap Fabrikası’nı sattılar. Ayda 15 gün çalışan Şeker Fabrikaları’nı kapanma noktasına getirdiler. On binlerce pancar çiftçisini aç bıraktılar. Terörden değil susuzluktan ve açlıktan dolayı köyleri boşalttılar. Dünyada en fazla suya sahip olan ilimizde 76 köyü susuz bıraktılar. Kuzova Sulama Projesi’nde trilyonlarca lira harcayıp sonunda projeyi iptal ettiler. Elazığ’ın en büyük ovası olan Uluova’yı kuruttular. Kuzova ve Uluova çiftçilerini açlığa mahkum ettiler. Kalınma Ajansı’nı Öznur ablalarının isteği doğrultusunda Malatya’ya verdiler. Et Balık Kurumu’nu da Cevdet abilerinin isteği doğrultusunda Bingöl’e verdiler. Göç’te Elazığ’ı lider yaptılar artık en fazla göç veren üçüncü iliz. On yılda 150 bin Elazığlıyı Elazığ’da kaçırdılar. Elazığ’ı teşviklerde hak ettiği yere almadılar. Ekonomisi en kötü iller arasına soktular zira Keban Barajı’nın geliri düştüğü vakit son 5 il arasındayız. 20 bine yakın asgari ücretliyi sadakaya muhtaç ettiler. Binlerce emekli, memur ve işçiyi sadakaya muhtaç ettiler. Hayvancılığı ve tarımı bitirdiler çünkü 13 yıl önce hayvancılık ve tarımda Elazığ, Türkiye’de ilk üçteydi. Belediye’deki yolsuzlukta Elazığ’ı Türkiye’ye reklam ettiler. Çimento Fabrikası’nı sattılar. Çimento Fabrikası’nın eksik olan yasal işlemlerini hukuka aykırı şekilde tamamladılar. 10 ilçemize bir kuruş yatırım yapmadılar. 10 ilçemizde yaşayan insanları da açlığa mahkum ettiler. Baskil-Ağın-Alacakaya-Ağın ve Arıcak ilçelerimizdeki adliyeleri kapattılar. Yetenekli doktorlarımızı Malatya İnönü Üniversitesi’ne gönderdiler. Eczane açılışını Başbakan’a yaptırdılar. Valilik duvarının yıkılmasını devlet töreniyle Bakan Cevdet Yılmaz’a yaptırdılar. İçme-Hankendi ve Yarımca beldelerimizi köye çevirdiler. Sivrice Gölü’nü kaderine terk ettiler. Sivrice’de usulsüz yasal işlemler yaptılar. Tek Organize Sanayi Bölgesi’ni yeterli gördüler; ikinci, üçüncü, dördüncüsünü yapamadılar. Sanayi Sitesi’ne 13 yıldır bir çivi çakmadıkları gibi eski halinin aratır hale getirdiler. Elazığ’ı sokaklarında uyuşturucu satılır bir il haline getirdiler. İmar değişikliklerinde ve yolsuzlukta tavan yaptılar. Yatırım yapmak isteyenlere her türlü zorluk çıkarttılar. Temayül Yoklaması’nda Sivil Toplum Kuruluşlarıyla dalga geçtiler. Elazığ Milletvekili Listesi’ni Öznur Çalık’a yaptırdılar.” dedi.
AKP’nin Elazığ’a hizmet olarak yapamadıklarını da tek tek sıralayan CHP Elazığ İl Başkanı Ünsal Karatepe, yapılmayanları da şöyle sıraladı:
“Elazığ’ı büyükşehir yapamadılar. Bölge Hastanesi’ni yapamadılar. Takımımız Süper Lig’de olmasına rağmen stat yapamadılar üstelik stat yapamadıkları gibi Spor Bakanı’ndan da fırça yediler. Birinci derece deprem kuşağında olmamıza rağmen Kentsel Dönüşüm’de öncelikli iller arasına sokamadılar. 13 yıl önce bitme aşamasına gelen Kuzova Sulama Projesi’ni bilinçli şekilde faaliyete sokamadıkları gibi projeyi de iptal ettiler. 13 yıldır Ağın Köprüsü’nü bitiremediler. Teşvik Yasaları’ndan Elazığ’ın hak ettiği şekilde yararlanması için mücadele bile etmediler. AKP’li 4 milletvekili Elazığ’ın sorunlarına dair mecliste tek bir kelime dahi etmediler. Maden’in Diyarbakır’a bağlanması için oy kullandılar. Bölge Müdürlükleri’ne gelen ödeneklerde aslan payının Malatya ve Bingöl’e gitmesine seyirci kaldılar. İkinci, üçüncü, dördüncü Organize Sanayi Bölgesi kurdurmak için çaba sarf etmediler. Türkiye’de 26 havaalanı yapılırken; Elazığ’a bir çevre yolu ve 60 yıllık havaalanının genişletilmesinden başka hiçbir şey yapmadılar. Kuzey Çevre Yolu’nu yapamadılar. Beldelerin kapanmaması için gerekeni yapmadılar. Cevdet abilerinin kurumları Bingöl’e taşımasına seyirci kaldılar. Elazığ’ın sorunlarına karşı duyarsız kaldıkları gibi görmemezlikten geldiler. Elazığ halkına sırtını döndükleri gibi buradan giden zor durumdaki insanları da tersleyerek ‘Bu konular için bize gelmeyin’ dediler.”