Yeşilay Haftası Mutat Bir Hafta Kutlanması Olmamalıdır !

Yeşilay haftasının kuruluşundaki mana derinliğini düşünürsek; bugün karşı karşıya olduğumuz en ciddi tehlike dünden daha vahimdir.

Bu zararlı alışkanlıkların; alkol, sigara, her türlü uyuşturucu madde kullanımı her geçen gün daha yaygınlaşarak, toplumun her kesimini tehdit eder hale gelirken, mahalle aralarından okul önlerine kadar yayılmıştır.

Nefsimizin ötesinde, nesli tehdit eden, zehir tacirlerinin cirit oynadığı günümüzde ortaokul çocuklarımıza dek inmesi, ilkokul çocuklarımızı tehdit etmesi göz ardı edilecek bir konu değildir.

Birçok kişiye hayatı zehir etmiş olan zararlı alışkanlıklara karşı, aileler ve yetkili birimler olarak, nefisimizde dahil olmak kaydıyla gerekli tedbirleri almadığımız takdirde, bugün yakındığımız durum yarın daha kütü olabilir…

Allah’ın imandan sonra insanlara vermiş en büyük nimetlerden biri de, hiç şüphesiz sağlık nimetidir.İslam dini; aklın, sağlığın, malın, ırzın ve dinin korunmasını ister.

İçki ve kumar; sağlığı, malı, ırzı ve dini korumamıza engel olur.  Maide süresinde: “Ey iman edenler içki ve kumar dikili taşlar ve fal okları ancak, şeytan işi birer pisliktir. Onlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” “Şeytan içki ve kumarla, ancak aranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık vazgeçiyor musunuz?”(Maide/5) buyuruluyor.

Yüce Allah, Kur’an-ı Kerim’de Tin suresi’nde “Biz gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.”  (Tin/4) derken, bu güzelliği bozan her türlü maddeyi yasaklamıştır. Bu yasakların başında da içki ve kumar gelmektedir.

Aziz gönül dostları, alkol ve diğer zararlı alışkanlıkların, madde bağımlılığının başta gelen nedenleri; kötü arkadaş çevresi, özenti, aile değerlerinin yıkılması ve dini inancın zayıflamasıdır. Ayrıca çocukluk döneminde aile içi şiddet, ebeveynin katı otoritesi ve çocuğa sevgi ve şefkat gösterilmemesi de diğer etkenlerdendir. O halde, öncelikle yuvalarımızda sevgi, saygı ve anlayışı hâkim kılmalıyız.

Öte yandan, “eğitimde en etkili yöntem, güzel örnek olmaktır” prensibinden hareketle,  dinimizin yasaklarından öncelikle kendimiz uzak durmalıyız.Doğru modeller yetiştirmeli, doğru modelleri desteklemeli, kültür ve sanat faaliyetlerinde de doğru modellerin sahnelenmesine özen göstermeliyiz.

Aklımız, sağlam irademiz ve gönül dilimizle hareket ettiğimiz takdirde baş edemeyeceğimiz mesele olmadığı inancımız, ümit ve düşüncelerimizle, cenab-ı Allah’ın (c.c.), bizleri, nefsimizn ötesinde neslimizi maddi ve manevi her türlü tehlikeden korumasını diliyoruz.